ÇALIŞKAN ARILARIM
A.T.B.ALTIEYLÜL İ.Ö.O.  
  ANA SAYFA
  YENİ YILI KARŞILADIK
  ZİYARETÇİ DEFTERİ
  ÖDEVLERINE NASIL YARDIM EDEBILIRIM
  İLETİŞİM
  KARNE GÜNÜMÜZ
  ÇOCUKLARDA DİKKAT EKSİKLİĞİ
  ATATÜRK KÖŞESİ
  2/D ÖĞRENCİLERİ
  OKULUMUZUN TARİHÇESİ
  1. sınıf okuma bayramı resimlerimiz
  VELİLERİM İÇİN
  DİŞLERİM DEĞİŞİYOR
  BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR
  ÇALIŞMA PLANIM
  ASLI YEŞİL KUŞAĞA GEÇTİ
  1.DÖNEMİN ENLERİ
  ŞUBAT AYININ YILDIZLARI
  ÇOCUĞUNUZDAN MEKTUP VAR
  2.SINIF İNTERAKTİF ONLİNE TESTLER
  23 NİSAN KUTLAMALARIMIZ
  MART AYININ YILDIZLARI
  tebrikler faruk
  SOSYAL ETKİNLİKLERİMİZ
  2. sınıf yıl sonu piknik ve karne günümüz
  3.SINIF ONLİNE İNTERAKTİF TESTLER
  ETKİNLİKLERİMİZ
  VELİLERİME
  ATASÖZLERİMİZ
  DEYİMLERİMİZ
  ÖZDEYİŞLER
  HOŞGELDİN 2010
  3.SINIF SOSYAL ETKİNLİKLERİMİZ
  TEBRİKLER İLKE VE AZMİ
  3. sınıf yıl sonu pikniğimiz
  küçük dev adamlarTEBRİKLER
  TEPE MEZARI GEZİMİZ
  ARA KARNELERİMİZİ ALDIK
  4. SINIF ETKİNLİKLERİMİZ
  GÖRSEL ETKİNLİKLERİMİZ
  İLKE VE HELİN TEBRİKLER
  4. sınıfYIL SONU PİKNİĞİMİZ
  5. SINIF ETKİNLİKLERİMİZ
  5. SINIF YILSONU GEZİMİZ
VELİLERİM İÇİN
Değerli Velilerim,

Birlikteliğimizin ikinci yılında çocuklarımızı  geleceğe daha iyi hazırlamak için beraberce çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu güne kadar olduğu gibi iş birliğimiz çocuklarınızın başarılarını arttıracaktır.Çocuklarınızın yarınlara
insanları seven, büyüklerine ve çevresine saygılı bir birey olarak yetişebilmesi için elimizden geleni yapmak için sizlerle beraber çalışalım. Başarılı bir eğitim-öğretim yılı olması dileğiyle…
                     ZEHRA VARNALI
              2/D SINIF ÖĞRETMENİ



DUYGUSAL VE SOSYAL GELİŞİM
        
Çocukların en önemli duygusal ihtiyacı her dönemde olduğu gibi 6-9 yaş arası dönemde de sevilmek, beğenilmek, değer görmektir. Bir çocuk çevresinde ne kadar sevgi, şefkat ve ilgi görürse o kadar ruh sağlığı yerinde olur. Her çocuk her yerde ilgi merkezi olmak ister. Annesinin babasının, öğretmenin sevgisini paylaşmak ona çok ağır gelebilir. Bu yüzden meydana gelen hırçınlık, kıskançlık gibi durumları doğal karşılamalıyız. Çocuk çoğu zaman anne babasına kişiliğini gösterme, bağımsız olma çabasıyla inatçılık, itaatsizlik yapabilir. Bununla beraber o yinede büyüklerin her şeyi daha iyi bildiği ve yaptığı kanısındadır. Çocuklar çoğu zaman anne babalarını kendilerine örnek alırlar.
         Çocukların arkadaşları ile olan ilişkilerinde zaman zaman dalgalanmalar görülür. Grup halinde oynanan futbol, voleybol gibi oyunları severler. Yalnız arkadaşlarıyla çok sık küsüp barışabilirler. Zaman geçtikçe onlarla daha iyi geçinme gücünü kazanacaklardır. Özellikle 6-7 yaşındaki çocuklarda mızmızlık ve arkadaşlarını şikayet etme çok görülür. Bunun sebebi anne babaya ya da öğretmene kendini beğendirme şeklinde açıklanabilir.
      Çocuklar birbirlerini ve beğendikleri insanları taklit etmeye çok meyillidirler. Özellikle eşyalarıyla, ailesiyle övündüklerine çok sık rastlayabiliriz. Erkek çocuklar genelde kuvvetiyle ve iriliği ile övünmeyi çok severler. Kız ve erkek çocuklar genellikle kendi hemcinsleriyle oynamayı tercih edebilir. Bu dönemde zaman zaman kızlar ve erkekler arasında kavga çıkabilir. Ayrıca 6-7 yaşlarında çocuklarda korku, öfke, neşe, sevgi, kıskançlık gibi duyguları bir biri ardına görebiliriz.  Duygusal kararlılıktan yoksun oldukları için, duygusal halleri de çok çabuk değişebilir.
        Okul çağı dediğimiz 6-9 yaş döneminde çocuk hayatında önemli bir değişiklikle karşı karşıyadır. Bu değişikliğin adı “OKUL” dur. Okul hayatı çocuğun hayatına öğretmen, öğrenci, arkadaş, ders, kurallar, ödevler...gibi farklı kavramları da beraberinde getirir. Özellikle oyun çağının bazı özelliklerini üzerinden atamamış çocuklarda okul ve sorumlulukları benimseme kolay olmayabilir. Bu devrenin sorunsuz atlatılabilmesi için özellikle okul öncesi eğitim bir geçiş basamağı olarak görülebilir. Okul öncesi eğitim alanlarla almamış çocukların okul ortamına uyum sağlamaları arasında gözle görülür bir fark olduğu tespit edilmiştir. Yukarıda kısaca 6-9 yaş arasındaki çocukların bedensel, duygusal, zihinsel yönden genel gelişim özellikleri, üzerinde durulmuştur.

Her insanın farklı ve özel olduğunu kabul etmeliyiz. Tabii ki çocuklarımızda farklı ve özel; gelişim özellikleri de farklı ve özel olacaktır. Her çocuğun kendine özgü bir gelişim temposu ve hızı vardır.
     Her anne baba çocuğunu anlamak için onu diğerlerinden ayıran özellikleri tanımalıdır. Bazı anne babalar çocuklarını kendi yaşıtları olan komşu çocuklarıyla okul arkadaşlarıyla karşılaştırırlar ve her şeyi onlar gibi yapacaklarını sanırlar. Oysa çocuklarımızın, ferdi özellikleri ve gelişme hızını dikkate almalı, beklentilerimize ona göre yön vermeliyiz.
         Anne baba olarak çocuklarımızın aynı seviyeye ulaştırmak zorunda olmadığımızı bilmeli, aksine onlar arasında olan ayrılık ve farklılıklara dikkat etmeliyiz. Çocuktaki bu ayrılık ve kişisel farklılıkların daha zengin bir mozaiği oluşturduğunu düşünmeliyiz.
       Anne babalara önerimiz; çocuklarının yeteneklerini dikkate almadan onları ulaşamayacakları amaç peşinde koşmaya zorlamamalıdırlar. Her anne baba çocuğunu, içinde bulundukları şartlarda ve ellerindeki imkanlarla başarabileceklerinin en iyisini yaparak, kıvanç duymaya teşvik etmelidir.
        Onları yüreklendirmeli ve ona destek olmalıdır. Dışadönük olan, aktif, etkinliklere katılan, şımarmayan, bencil olmayan, paylaşmayı ve arkadaşlığı seven çocuklar yetiştirmeye çalışmalıdırlar.       

              

BAŞARISIZLIK MI! 
HADİ CANIM SEN DE!

-        Müzik öğretmeni Beethoven’a; “Besteci olması imkânsız!” demişti. Oysa o, insanlık tarihinin en büyük bestecilerinden birisi oldu.

— Öğretmenleri Edison’u, hiçbir şey öğrenemeyecek kadar aptal bulurlardı. Edison’un kim olduğunu söylememize gerek var mı?

- Walt Disney, bir gazetenin yazı işleri müdürü tarafından; “İşe yarar fikirleri olmadığı” gerekçesi ile kovulmuştu. Walt Disney, film ve eğlence endüstrisinde devrimler yapmıştır.

— Churchill, orta okulda sınıfta kalmıştı. Daha sonra İngiltere’nin en sevilen başkanlarından biri oldu.

— Barış Manço müzik dersinden ikmale kalmıştı. Günümüzde ölümünün ardından bile tüm çocukların Barış abisi ve şarkıları hala dillerde ve yüreklerde.

— Michael Jordan, okul basketbol takımından atıldığı için basketbolu bırakmıştı. Daha sonra dünyanın en iyi basketbolcularından birisi oldu.

— Einstein, dört yaşına kadar konuşamamıştı. Matematik dersinden çok başarısız olduğu için ilkokuldan atılmıştı. Oysa biz onu şimdi, yüzyılımızın en büyük bilgini olarak biliyoruz.

— Charles Dickens, yüzlerce kapıdan “Sen yazar olamazsın.” denilerek geri çevrilmişti. Daha sonra kitapları bir çok dilde yayınlanmış ve milyonlarca satmıştır.

— Müzik yapımcıları Elvis Presley’e şöyle demişlerdi; “Hiçbir işe yaramazsın, en iyisi kamyon sürücülüğüne geri dönmen.” Elvis Presley yaptığı müziklerle milyonları coşturmuştur.
 

 

ÖĞRENCİLERDEN BEKLENEN DAVRANIŞLAR

İlköğretim Kurumları Yönetmeliği Madde 106 — Öğrencilerden;
a) Okula ve derslere düzenli devam etmeleri ve başarılı olmaları,

b) Bütün okul arkadaşlarının kendisi gibi Türk toplumunun ve Türkiye Cumhuriyetinin bir bireyi olduklarını unutmamaları, onur ve haklarına saygı göstermeleri,

c) Öğretmenlerine, okul yöneticilerine, görevlilere, arkadaşlarına ve çevresindeki kişilere karşı saygılı ve hoşgörülü davranmaları,

d) Doğru sözlü, dürüst olmaları, yalan söylememeleri,

e) İyi ve nazik tavırlı olmaları, kaba söz ve davranışlardan kaçınmaları,

f) Okulda yapılacak sosyal ve kültürel etkinliklere katılmaları,

g) Kitapları sevmeleri, korumaları, okuma alışkanlığı kazanmaları,

h) Çevrenin doğal ve tarihi güzelliklerini, sanat eserlerini korumaları ve onları geliştirmek için katkıda bulunmaları,

ı) İyi işler başarmak için çok çalışmaya ve zamana muhtaç olduklarını unutmamaları, geçen zamanın geri gelmeyeceğinin bilincinde olmaları,

i) Millet malını, okulunu ve eşyasını kendi öz malı gibi korumaları,

j) Sigara, içki ve diğer bağımlılık yapan maddeleri kullanmamaları ve bu maddelerin kullanıldığı ortamlardan uzak durmaları,

k) Ülkenin birliğini ve bütünlüğünü bozan bölücü, yıkıcı, siyasî amaçlı etkinliklere katılmamaları, siyasî amaçlı sembol kullanmamaları, bunlarla ilgili amblem, afiş, rozet ve benzerlerini taşımamaları, bulundurmamaları ve dağıtmamaları, siyasî amaçlı davranışlarla okulun huzurunu bozmamaları,

l) Fiziksel, zihinsel ve duygusal güçlerini millet, yurt ve insanlık için yararlı bir şekilde kullanmaları,
m) Atatürk İlke ve İnkılâplarına bağlı kalmaları, bunun aksi davranışlarda bulunmamaları,

n) Yasalara, yönetmeliklere ve toplumun etik kurallarına, millî, manevî ve kültürel değerlere uymaları,

beklenir.

                     

 
2/D SINIFI  
  Hareketli Bayrak

---------- 04.05.2010 cuma günü sınıfımızın geleneksel yıl sonu pikniği var. Pikniği düzenleyen sınıf annelerimize teşekkürler.
...........
.........
.........
----------

 
Bugün 10 ziyaretçi (19 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol